Ağlayarak İletişim Kuran Çocuk
Bugün ailelerimizin
yanlışlar yaptığı bir konu hakkında
konuşalım.
Nedir bu konu ?
Ağlayarak
iletişim kuran çocuk
Çünkü bana başvuran
ailelerimizin en şikayetçi olduğu konulardan birisi konumunda.
Bu durumu irdelemeye
başladığım zaman aslında ebeveynlerimizin hatalı davranışlarından dolayı bu
durum ortaya çıkabiliyor.
Bir seansımdan örnek
verecek olursam;
3 yaşında bir çocuğum
gelişim geriliği mevcut ve evde şu ana kadar çocuk tüm isteklerini ağlayarak
belirtmiş ve çocuk ağladığı an her şey önüne geliyor ve bu çocukta artık
alışkanlık haline gelmiş. İlk iki seansımda planladığım aktiviteyi ortak ilgi ve ortak hedef doğrultusunda
yapabilmek için ağlama üzerine yoğun çalışmalar gerçekleştirdik.
Çocuğumuzun seans içerisinde
tek yaptığı ağlamaktı. Bu durumu sorguladığım zaman evde çocuk ağladığı an
çocuk ney istiyorsa ya da neyi seviyorsa
direk önüne getiriyorlarmış tabi ki durum böyle olunca çocuk isteğini nasıl
dile getiriyor ağlayarak.
Böyle bir durumda
çocuğun aynı zamanda konuşma becerileri ve iletişim becerileri de negatif
olarak etkileniyor.Çünkü çocuğa gün içinde iletişim fırsatları tanınmıyor ve
öyle ki çocuğumuz konuşma becerileri ve iletişim becerileri olarak da
yaşıtlarına göre daha geride seyrediyordu.
Şimdi bu durumu biraz
konuşalım:
Bebekler konuşamadıklarından dolayı iki türde iletişim kurarlar.
İlk olan ağlamadır.
İlk olan ağlamadır.
İkinci olan ise el ve kol hareketleridir.
Bebeğimiz bize farklı ağlama şekilleriyle bizlere farklı
mesajlar verir.
Aile kısa zaman içerisinde bu mesajları doğru bir şekilde okumayı öğrenir ve iletişim kurmaya başlar. İlk başlarda bebekler ağladığı zaman gözyaşı oluşmuyor. Çünkü bebekte üzüntüye bağlı ağlama daha gelişmemiş oluyor.
Aile kısa zaman içerisinde bu mesajları doğru bir şekilde okumayı öğrenir ve iletişim kurmaya başlar. İlk başlarda bebekler ağladığı zaman gözyaşı oluşmuyor. Çünkü bebekte üzüntüye bağlı ağlama daha gelişmemiş oluyor.
Peki çocuğumuz konuşmaya başlayınca ney oluyor ?
Çocuk
konuşmaya başladığı zaman ağlamayarak ‘iletişim kurma’ bitiyor veya azalıyor.
Çünkü
çocuk, daha etkili bir iletişim şekli olan olan konuşmayı tercih ediyor, konuşmaya
geçiş yapıyor
Ama
işte maalesef bazı ailelerimizde çocuk konuşmaya başlamış olsa da ağlama
bitmiyor.
Acaba
bu durum neden kaynaklanıyor,ailelerimiz nerede hata yapıyorlar ?
Bazı ailelerde çocuk konuşarak kendisini
ve duygularını konuşarak ifade edebilmesine rağmen, kendini dinletemiyor veya
aile çocuğun duygularını kabul etmiyor. Çocuk da konuşarak iletişim kurmaya
başladığı zaman, ailesinin onu anlamadığını tam tersi yargıladığını ve
reddettiğini düşünüyor.
Peki bu durumda çocuk ne yapıyor?
Bebeklik
döneminde kullandığı ve aslında çok işe yarayan ‘ağlama’ yöntemine geri geçiş
yapıyor.
Çünkü
ağlamak çok işe yarıyordu ve ağladığı durumlarda
ebeveynleri onu anlamaya çalışmıştı ve istediğini yapmaya çalışmıştı.
Kısacası, konuşmaya başladığı zaman
anlaşılmadığını düşünen veya duyguları reddedilen çocuklar, konuşma yerine
ağlamayı tercih ediyor.
Aynı zamanda yukarıda bahsettiğimiz durumların hiçbirisi gerçekleşmemiş olsa
bile çocuğun sözlü ifade becerisi gelişmemiş ise çocuk hâlâ ağlamayı
kullanabiliyor.
Ayrıca
çocuğun ağlamayı kullanmasının bir sebebi daha var.
Nedir
bunlar bir bakalım
Dört çeşit aile türü vardır. Bu aile
türlerinden biri de esnek ailedir.
Nedir
bu esnek aile
Esnek
aileler evde bir düzen sağlayamazlar.
Yani
sınırlar tam olarak belli değildir.
Sınırlar tam olarak çizilmediği için
çocuk her istediğini yaptıracağını düşünebiliyor.
Tüm bu konuştuklarımız
sonucunda şunu söyleyebiliriz
Amacımız çocuk ağladığı zaman onun ağlamasını
engellemek ya da azaltmak olmamalı, çocuğun kendisini ağlayarak ifade etme
ihtiyacını ortadan kaldırmak olmalıdır.
Yorumlar
Yorum Gönder